Yaşamımız çevremizde yer alan su, toprak, hava, enerji, para, zaman vb. çeşitli kaynaklara sıkı sıkıya bağlıdır.
Her insan çeşitli ihtiyaçlarını karşılayacak yaşamını zenginleştirecek refah düzeyini yükseltecek mal ve hizmetlere olabildiğince fazla miktarda sahip olmak ister. Ancak kişilerin, ailelerin ve toplumların sonsuz sayıdaki istek ve ihtiyaçlarına gidermede kullanabildikleri bu kaynaklar her zaman sınırlıdır. Kıttır.
Özellikle toplumun en belirgin tüketim birimi olan ailelerin bir ülkede üretilen mal ve hizmetlerin %80’nini satın alıp tükettiği kaynaklarını idare etme yöntemleriyle de toplum kaynaklarını etkilediği dikkate alınırsa; önemli ve kıt kaynaklardan olan para, zaman, enerji, gibi kaynakları; yerinde ve ölçülü kullanılması, satın alma faaliyetlerinin etkin bir biçimde planlanması ve bu plana göre yürütülmesi gerekmektedir.
Çünkü Ailenin, üyelerinin istek ve ihtiyaçlarını temin etmek için sahip olduğu ve çevresindeki kaynakları kullanma ve değerlendirme biçimi ailenin dolayısıyla toplumun yaşama düzeyi ve kalitesi aynı zamanda çevre üzerinde de etkili olmaktadır.
Yazının Tamamını Okumak İçin Buraya TIKLAYINIZ....