Türkiye'de Biyodizel Enerji


Avrupa Birliğinin 2003/30/EC Direktifi 2005 sonunda piyasaya arz edilen fosil yakıtlarına %2 oranında biyoyakıtkonulması zorunluluğunu getirmiştir.

Her yıl   bu oranın;

2006 yılında %2,75,   2007 yılında %3,50,  2008 yılında %4,25,  2009  yılında %5,00,   2010  yılında %5,75  olması hedeflenmektedir.    
Bu  yüzden,   2005 yılı   verilerine göre yılda 12 milyon ton motorin  kullanan  Türkiye'nin 2005  yılı verilerine göre 240 bin ton, 2006 yılı verilerine göre ise 330 bin  ton  biyodizeli ulaşımda  kullanması  gerekmektedir.

2010 yılına kadar ulaşımda kullanılan motorin miktarı değişmez ise 2010 yılında kullanılması gerekli biyodizel miktarı 690 bin ton olacaktır.

Yapılan açıklamalara göre, biyodizelin yasadışı yollardan akaryakıt piyasasına satıldığı belirlenmiştir. Yasadışı satışla birlikte alınamayan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) yüzünden, Türkiye yılda yaklaşık 400 milyon YTL vergi kaybına uğramaktadır. Türkiye'de 2005 yılı sonunda 450 ile 878 bin ton arasında değişen miktarlarda biyodizel üretim kapasitesine ulaşılmıştır ve gelecek yıllarda bu üretimin artması istenmektedir.   
Ülkemizde biyodizel üretimi için herhangi bir engel yoktur. Fakat satılması için,   Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu05.01.2006 tarih ve 630/26 sayılı kararı ile biyodizel üreticilerine  “işleme lisansı” alma zorunluluğu getirmiştir. Bunun en büyük nedenleri arasında Türkiye’de üretilenbiyodizellerin standartlara uymaması gösterilmektedir. Çünkü standartlara uymayan yakıt motor parçalarına, yakıtpompasına v.b parçalara zarar verecektir. Lisans koşulu ile birlikte, biyodizel üreticisi üretmiş olduğu yakıtısatamayacak, sadece lisans sahibi firmalara teslim edeceklerdir. Biyodizel dizel yakıtına kıyasla pahalı olmasına rağmen, vergiden muaf tutulduğu takdirde daha ucuz olacaktır. Ancak TBMM'de kabul edilen kanun ile biyodizele litre başında 0,6498 YTL Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) getirilmesi biyodizelin maliyetini arttıracaktır.






Gebze,  Adana,    İzmir,  Bursa,  Polatlı, Şanlıurfa, Tarsus, Kırıkkale,  Ankara bölgelerinde 50.000 tonu aşmış ve üretici sayısı 87'ye ulaşmıştır. Yeni tesislerle birlikte ve Enerji Verimliliği Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile yıllık üretim miktarının 200 bin tonun üzerine çıkabileceği tahmin edilmektedir. Dünyada,   biyodizel üretimi 2004 yılında 2,2 milyar litre olarak tespit edilmiştir. 2000 yılından bu yana biyodizel üretimi tüm dünyada yaklaşık %30'luk bir artış göstermiştir.  Avrupa birliği ülkelerinde,   başta Almanya,  Fransa,  İtalya, Çek Cumhuriyeti olmak üzere 2005 yılı sonundaki üretim miktarı 2004 yılına göre  %65 artarak 3.184 bin ton olarak gerçekleşmiştir.

Ülkemizde biyodizel ile ilgili birçok çalışma bulunmaktadır. Özellikle üniversitelerde yapılan bilimsel çalışmalar çok çeşitli olup, biyodizel üreticilerine ışık tutmaktadır. Bunlara örnek verilecek olursa; İstanbul Teknik Üniversitesi ve Kocaeli Üniversitesi’nde kullanılmış yağlardan biyodizel üretimi, Sakarya Üniversitesi, Pamukkale Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi’nde kayısı çekirdeği, ayçiçeği, pamuk, fındık ve tütün yağlarından biyodizel üretilmiştir. Selçuk Üniversitesi'nde, biyodizel üretiminde otomasyon sistemi uygulanmış ve biyodizel yakıtkalitesine etkiyen parametrelerin değiştirilerek en uygun şekle sokma yapılması sağlanmıştır. Üretilen biyodizeller motor test sistemlerinde kullanılarak, biyodizelin motor performans karakteristiklerine ve emisyonlara etkisi incelenmektedir.

Yapılan bu çalışmalar, üniversitelerin Bilimsel Araştırma Fonları, TÜBITAK ve DPT tarafından desteklenmektedir. Biyodizel çalışmaları üniversitelerde sınırlı kalmayıp, ortaöğretim kurumları arasında yapılan araştırma projeleri arasında da ön sıralarda yer almaktadır.




HÜSEYİN ÖĞÜT yazısından alıntı yapılmıştır.